Anne karnındayken genetik, kalıtımsal ya da gelişim basamağındaki bir sorundan dolayı yüz ve çenede bozukluklar oluşabilir. Doğumdan önce oluşan bu şekil bozuklukları, estetik sorundan öte gelişimi de etkileyeceği için, vakit kaybetmeden tedavi edilmelidir. Hem sağlıklı fiziki gelişim, hem de psikolojik olumsuzluklarla (dışlanma, sosyal travma) karşı karşıya kalınmaması için vaktinde tedavi oldukça önemlidir.
Ağız-Çene ve Yüz Cerrahisi ile doğuştan oluşan bozukluklar başarıyla düzeltilebilmektedir. Günümüzde cerrahi tekniklerin ve kullanılan cihazların gelişmesi ile tedavideki başarı oranı oldukça yükselmiş durumdadır. Alt ve üst çenenin birbirine ve yüze göre uyumsuzluğu, yüzün normalden daha kısa veya uzun olması, ön dişlerin kapanamamasına yol açan çene bozukluğu, alt çenenin belirsizliği veya sadece çene ucunu ilgilendiren şekil bozuklukları kolaylıkla tedavi edilebilmektedir.
Çiğneme ve konuşmada da sıkıntı yaratabilen bu asimetrik durumlarda, özellikle distraksiyon osteogenezisi denilen teknik sayesinde doğumsal çene kısalıkları ve yüzün yetersiz gelişimi konusunda başarılı sonuçlar edilebilmektedir. Vücudun herhangi bir yerinden kemik alınmasını gerektirmeyen ve kolay uygulanabilen bu yöntemle deri ve kaslar kemikle birlikte uzayabilmekte, böylece büyük deformiteler düzeltilebilmektedir.